Doğum doğal yollarla başlatılabilir mi?

Kadın doğum uzmanlarının çoğu evde doğumu başlatabilecek metodların faydalı olduğunu düşünmüyor. Bu yöntemlere tahmini doğum zamanından bir hafta önce başlanabilir. Doğumu doğal yoldan başlatabilecek tıbbi olmayan yöntemlerin doğruluğu henüz kanıtlanmadı ve çoğu söylentiden ibaret. Bu konudaki tek güvenilir yol, doğumun hastanede başlatılması. Bununla birlikte bu yöntemlerden birkaçı umut verici. Gelin birlikte değerlendirelim;

• Akupunktur : Doğumu başlatabilecek bir yöntem olabilir. Asya’nın belli bölgelerinde yüzyıllardır kullanılmakta. Kuzey Carolina Üniversitesi’nde yapılan küçük bir çalışmada akupunkturun, tıbbi bir müdahele olmaksızın doğumun başlatabileceği bulundu. 39.5 ile 41 hamilelik haftalarındaki 56 bayan çalışmaya dahil edildi. Bayanların yarısına 3 seans akupunktur uygulandı. Akupunktur uygulanmış hastaların % 70’inde kendiliğinden doğum eylemi başlarken, standart takip uygulanan hastalarda bu oran %50 düzeyindeydi. Yine akupunktur uygulanan grupta sezaryen ile doğum oranları daha düşük bulundu (%39- 17). Bununla birlikte bu yapılan çalışmalara katılan kişi çok az olduğu için akupunktur üzerine daha geniş çaplı araştırmalar ihtiyaç var. Ancak ileride normal doğuma yardım edebileceği düşünülmektedir. 

• Cinsel ilişki: Kadın doğum hekimleri ve ebeler, tam olarak ispatlanmamış olsa bile, hamile bayanlara doğumu başlatabilmek için cinsel ilişkiye girmelerini önerirler. Salgılanan prostoglandinler nedeniyle doğum başlayabilir. Ancak burada su kesesinin sağlam olduğuna emin olmak ve doktorunuzun bu konudan haberdar olarak onay vermesi gerekir. 

Doğumu başlatabilecek diğer metodlar: Hiçbirisi kesin olarak kanıtlanmamış olmakla birlikte bir takım zararlar verebileceği unutulmamalıdır. Mutlaka uygulamadan önce hekiminize veya ebenize danışmanız gerekir.

• Uzun yürüyüşler: Uzun yürüyüşler yorgunluğa çok sebep olabileceği için kısa yürüyüşler daha çok önerilebilir. 
• Baharatlı yiyecekler: Popüler bir teori, ancak rahim ile mide arasında bir bağlantı yok.
• Hint yağı (castor oil): 38. hamilelik haftasından sonra az miktarda hint yağının içilmesi önerilebilir. Direkt olarak rahime üzerinden değil de, barsağı etkileyerek işe yarayabileceği düşünülüyor. Ancak şiddetli bir ishale sebep olabilir ve bu durum anneyi susuz bırakabilir.
• Yılan kökü bitkisi (black cohosh) : Bu bitki kaynaklı kimyasallar, vücutta östrojen gibi davranabilir. Üzerinde yeterli araştırma yapılmamış bir bitkidir. 
• Çuha çiçeği yağı (evening primrose oil): Bu bitkinin içeriği, rahim ağzını yumuşatmayı sağlayan prostoglandinlerin salınımına neden olabilir. Yine de daha fazla araştırmaya gerek duyulmaktadır. 

Hastanede doğumun başlatılması: 

Hamileliğin süresi dolduysa (miad aşımı hamilelik) hekim, doğumu başlatmak için hastaneye yatışı önerir. Yüksek ()riskli gebelerde normal süre bitmeden de doğumun başlatılması gerekebilir. Süre dolmadan doğumun başlatılmasının bazı riskleri olabilir. Düşük riskli gebelerde, 42. hamilelik haftasına kadar beklenebilir.

Doğum indüksiyonunda (suni sancı), prostoglandinler ağızdan verilir veya vajinal yoldan rahim ağzının yakınına yerleştirilir. Bazen sadece bu uygulama doğumu başlatır.

Bu ilaç yeterli gelmez ise, ikinci basamak oksitosin uygulamasıdır. Rahim kasılmalarını sağlar. Ancak rahim ağzı açıklığı var ise bu ilaç başlanabilir. Çoğu hekim önce rahim ağzını hazırlamak için prostoglandin başlanmasını önermektedir.

Çoğu çift minik yavrularına kavuşabilmek için doğum yaklaştıkça sabırsızlığa kapılmakta ve doğumun başlaması için türlü yollar denemektedir.

HAMİLELER İÇİN SON ÖNERİ: Hayatınızın en heyecanlı ve unutulmaz anlarından biri olan doğum anını doğal süreci ile yaşamak ve aceleci davranmamak en sağlıklı olanıdır. Bir an önce doğurmak yerine, enerjinizi korumak, doğumu belli kalıplar içine sokmamak ve uyuyabiliyorken biraz uyuyup dinlenmek doğum öncesi yapılabilecekler arasındadır.

Kaynak: WebMD (http://www.webmd.com/baby/inducing-labor-naturally-can-it-be-done)